Tarih: 02.04.2015 18:15

2 NİSAN DÜNYA OTİZM FARKINDALIK GÜNÜNÜ KUTLUYORUZ

Facebook Twitter Linked-in

Günümüzde her 68 çocuktan birisinde görülen otizm; din, dil, ırk, sosyal statü ayırt etmiyor.

Birleşmiş Milletler tarafından deklare edilen 2 Nisan Otizm Farkındalık gününde tüm dünyada otizm konusunda bilinçlendirme çalışmaları, kampanyalar yapılmakta ve otizmin bir farklılık değil zenginlik olduğu dile getirilmektedir. Türkiye'de ise Tohum Otizm Vakfı her sene olduğu gibi bu sene de 2 Nisan günü otizm konusunun dile getirilmesi için öncülük etmektedir. 2003 yılında kurulan Tohum Otizm Vakfı otizmli çocukların erken tanı ve eğitimle topluma kazandırılması ve çocukların eğitim, sağlık hizmetlerinden eşit fırsatlarla yararlanabilmelerini sağlanmak için çalışıyor.

20 dakika bir çocuk dünyaya otizm riski ile geliyor.

Otizmin görülme sıklığı günümüzde çok büyük bir hızla artmaktadır. 1985 yılında her 2.500 çocuktan birine konan otizm tanısı, 2001 yılında 250, 2013 yılında ise 88 çocuktan birine denk gelirken günümüzde doğan her 68 çocuktan biri otizmli olarak dünyaya gelmektedir. Otizmin erkek çocuklarındaki yaygınlığı ise, kızlardan 4 kat fazladır.

Otizmin, beynin yapısını ya da işleyişini etkileyen bir sürecin sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Çocuğun çevresi ile yeterli sosyal ilişkiler kuramaması, dil-iletişim alanında belirgin gelişimsel sorunlar göstermesi ve takıntılı davranış biçimlerine sahip olması ile tanımlanır.

Otizmin temel belirtileri arasında; başkalarıyla göz teması kurmamak, gözlerin bir yere takılıp kalması, ismi söylendiğinde bakmamak, sözleri tekrarlamak, parmağıyla ile istediği şeyi gösterememek, akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermemek, sallanmak, çırpınmak, parmak ucunda yürümek, dönen nesnelere karşı aşırı ilgi ve takıntılı davranışlar gözlenmektedir.

Bilinen tek çare, erken tanı ile yoğun özel eğitim

Otizmin günümüzde bilinen tek tedavisi ise, erken tanı ile yoğun, sürekli özel eğitimdir. Erken tanı ve haftada en az 30 saat yoğun ve sürekli özel eğitimle otizmli çocukların hayatlarında büyük fark yaratmak, sağlıklı gelişim gösteren akranları ile birlikte aynı okullara gidebilmeleri, toplum içinde bağımsız ve üretken bireyler olarak yer alabilmeleri mümkün.

Tohum Otizm Vakfı Başkanı Mine Narin otizmli çocuklarımızın ve ailelerinin 2 Nisan Dünya Otizm günlerini kutluyorum. Toplumdaki herkesi 2 Nisan günü mavi ışık yakarak, mavi giyinerek eğitim bekleyen binlerce çocuğumuzun ve ailelerinin yanında olduklarını göstermeye onlara daha iyi bir gelecek hazırlayabilmek için yardıma çağırıyorum. Otizmin kamuoyunda bilinirliğinin artması için hepimiz el ele vermeliyiz. Çünkü son yıllarda görülme oranı çok büyük bir hızla artan otizmin tek çaresi var; Erken tanı ve eğitim. Eğitim otizmin tek çaresi başka bir deyişle ilacıdır. Tohum Otizm Vakfı olarak, otizm spektrum bozukluğu ve diğer yaygın gelişimsel bozukluğu olan çocukların erken tanısının konulması, özel eğitimi ile topluma kazandırılmasına öncülük edilmesi ve bunun yurt çapında yaygınlaştırılması amacıyla 2003 yılından beri çalışıyoruz. Bu 12 yıl içerisinde yaklaşık 83.000 otizmli çocuk ve ailenin hayatında fark yarattık. Ancak daha yapılacak çok işimiz var çünkü 0-18 yaş grubu arasında yaklaşık 352.000 otizmli çocuk ve gencimiz eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlerden faydalanmak için bekliyor. Bu çocuklar için hepimiz üzerimize düşen görevleri en iyi şekliyle yerine getirmeliyiz. Bugün bütün otizmli çocuklarımızı, ailelerini, eğitmelerini, sevenlerini, destekçilerimizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. ” dedi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —