"YANLIŞA EVET DİYEMEYİZ"

Güvenlik-İş Sendikası İl Temsilci Yardımcısı Selahattin Ceyhan: "Yanlışa Evet Diyemeyiz´´ dedi.

Yenipazar´ın Sorguncukahiler Köyü´nden Orhan Ceyhan´ın oğlu, Güvenlik-İş Sendikası Bilecik İl Temsilci Yardımcısı Selahattin Ceyhan, Başbakan Ahmet Davutoğlu´nun kamuda taşeron işçilerin kadroya alınacağını müjdelemesinin büyük bir coşku meydana getirdiğini ancak Maliye Bakanı Naci Ağbal´ın açıklaması ile de bu müjdenin büyük hüsrana neden olduğunu belirtti.    Maliye Bakanlığı´nca yapılan açıklamalar nezdinde gerçekleştirilmeye çalışılanın aslında ´Taşeron İşçilere Kadro Yerine Hak Gaspı´ olduğunu belirten Ceyhan, "getirilmeye çalışılan yasa tasarısı ile birlikte, geriye dönük hakların ve kıdem tazminatının yok edilmeye çalışıldığı da ortadadır" dedi.   Özel sözleşmeli personel statüsüne geçmek isteyen taşeron işçilerine sınav şartının getirilmesinin tam bir muamma olduğunu, sınavı kazanamayan taşeron işçilerin açıkça işsiz kalacağını da belirten Selahattin Ceyhan, "bu nasıl güvencedir. Taşeron tasarısının bu haliyle Meclis´e görüşülmesi sağlıklı değildir. Taşeron işçilere kadro veriliyor aldatmacası ile birlikte düzenlemenin yasalaşması halinde yaşanılacak durumun mevcut düzenden daha kötü bir halde olacağı ortadadır" dedi.   Selahattin Ceyhan, basın açıklamasında, "Türk-İş Konfederasyonuna bağlı Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası Güvenlik-iş olarak çok büyük çaba ve emeklerle kazandığımız kadro hakkı Sayın Başbakanımız Ahmet Davutoğlu´nun kamu´da taşeron işçilerin bir kişi bile dışarıda kalmayacak kadroya alıyoruz açıklamasıyla büyük bir coşku meydana getirmiş,ancak Maliye Bakanı Naci Ağbal´ın açıklaması ile de büyük hüsrana neden olmuştur.   Güvenlik-İş Sendikası olarak taşeron işçilerine kadro verilmesi amacıyla hazırlanacak olan yasa tasarısının Maliye Bakanlığınca yapılan açıklamalar nezdinde, gerçekleştirilmeye çalışılanın aslında ´Taşeron İşçilere Kadro Yerine Hak Gaspı´ olduğu ortadadır. "Kamu´da taşeron işçilere kadro hayali bile kurdurmadılar."   Maliye Bakanlığı´nca yapılan açıklamalarla birlikte ortaya çıkan ayrıntılar bizlere bir nevi ´Kamu´da Taşeron İşçisiyle Dalga Geçilmeye´ çalışıldığını göstermektedir.Getirilmeye çalışılan yasa tasarısı ile birlikte, geriye dönük hakların ve kıdem tazminatının yok edilmeye çalışıldığı da ortadadır.   ´Taşeron İşçiler Haklarından Feragat Edecektir´ düşüncesi bile başlı başına düşünülen yasa tasarısının ortaya çıkardığı bir hayal kırıklığıdır.Neticesinde 3 yıllık imzalanması düşünülen sözleşme ile Özel Sözleşmeli Personel statüsünde iş güvencesinden yoksun bir biçimde kamuda çalıştırılmak istenen taşeron işçiler ´Sözleşme Değil Kadro´ istemektedirler.   "Özel Sözleşmeli Personele HAYIR-Kadrolu İşçiliğe EVET diyoruz"   Çalışma hayatını ilgilendiren ve taşeron belası gibi bir sorunu çözmeye çalışan Hükümet yetkilileri böyle önemli bir konuyu taraflara sormadan, ortak akıla başvurmadan ben yaptım olacak anlayışı ise Sayın Başbakanımızın sivil toplum kuruluşları ve Sendikalar ile ilgili yaptığı açıklamaların tam tersidir,hani bizlere sorulmadan,uzlaşılmadan çalışma hayatında kararlar verilmeyecekti,bizlerin kaderi Maliye Bakanlığında birtakım bürokratların masa başında aldığı kararlara mı kalacak,ülkemizde Çalışma Bakanlığı denilen kurum ne işe yarar.Çalışma Bakanını ilgilendiren bir konu da ülkemizin çalışma hayatında geldiği nokta ortadadır.   Bizler özel güvenlik görevlileriyiz; bizler zaten bir statüye sahibiz, bizler 5188 sayılı Özel Güvenlik Görevlileri Kanununa tabiyiz ve 4857 sayılı iş kanununa göre işçiyiz.   "Özel Güvenlik Görevlileri işçidir ve işçi kalacaktır"   Dolayısıyla düzenlenecek ve çalışma hayatında kaosa neden olacak bu statüyü asla ama asla kabul etmiyoruz. Özel sözleşmeli personel statüsüne geçmek isteyen taşeron işçilerine sınav şartının getirilmesi ise tam bir muammadır, sınavı kazanamayan taşeron işçiler açıkça işsiz kalacaktır, bu nasıl güvencedir.Taşeron tasarısının bu haliyle meclis de görüşülmesi sağlıklı değildir. Taşeron işçilere kadro veriliyor aldatmacası ile birlikte düzenlemenin yasalaşması halinde yaşanılacak durumun mevcut düzenden daha kötü bir halde olacağı ortadadır.   "Kadrolu Çalışma Hayal Olacaktır"   Düzenlemenin yasalaşması halinde unutulmamalıdır ki ´Taşeron Tasarısının Sendikaları Bitirecek´ bir işlevi de bulunmaktadır, Bizler Türk-İş konfederasyonuna bağlı Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası olarak gerekiyorsa ´Taşeron Tasarısına Karşı Meydanlara İnerek´ hakkımızı arayacağız.Bu düzenlemenin bizi mevcut halimizden daha geriye götüreceğinin bir kez daha altını çiziyoruz.   Taşeron işçilerin hakkı ´Kadrolu İşçi´ olmaktır. Hakkımız olanı alana kadar, bu zamana kadar olduğu gibi özel güvenlik işçileri ve üyelerimiz için bundan sonra da her türlü mücadeleyi vereceğiz.Güvenlik-İş Sendikası Olarak "Yanlışa Evet Diyemeyiz´´ görüşlerine yer verdi.

Kaynak: http://www.yarin11.com



Anahtar Kelimeler: YANLIŞA EVET DİYEMEYİZ