FİKRET YILDIRIM


CİNİN LAMBASI

.


"Ben", kendi “şimdi”mde ve “bura”mda yazıyorum; "sen", kendi “şimdi”nde ve “bura”nda okuyorsun.

"Sen", kendi “şimdi”nde ve “bura”nda yazıyorsun; "ben", kendi “şimdi”mde ve “bura”mda okuyorum.

"O", kendi “şimdi”sinde ve “bura”sında yazıyor, 
her birimiz, kendi “şimdi” ve “bura”mızda okuyoruz.

Peki "biz" her birimiz  aynı “şimdi” ve “bura”da mı yazıp okuyoruz?

Benim “şimdi”m sonsuza dek hiç bitmiyor.
Senin “şimdi”n de sonsuza dek hiç bitmiyor.
Onunki de öyle.

Benim sana ayıracak bir saniyem yok.
Senin de bana ayıracak bir saniyen yok.
Onun da öyle.

"Ben" "sen"i çok seviyorum; ama yalan söylüyorum.
"Sen" de "ben"i çok seviyorsun; ama yalan söylüyorsun.
"O" da öyle.

"Ben", güven mağduruyum.
"Sen" de, güven mağdurusun.
"O", zaten.

Oysa her birimiz kendi mutluluk düşlerimizin en acımasız "ben"leriyiz.

Haydi şimdi “ben”i seven yanıma gelsin de;
dünyayı şöyle bir güzelleştirelim!

Pışşık değil mi!

Bırakalım da öyleyse, herkes kendini kandırmaya devam etsin!

Ve herkeslerin iyimserlikleri de “cinin lambası”nda dursun!

Her şeye rağmen de güneş hiç birimizin üzerinden eksik olmasın!

Fikret Yıldırım

Foto | Gökhan Yüksel