DÜNDEN BUGÜNE AKILDA KALANLAR
Yenipazar belkese köyü harman zamanı 1970 /BİLECIK
Bir pantolonum vardı
Bolca
Komşu teyzenin elle biçip diktiği
Amerikan bezinden
Belin arkasından iki kuşakla omuz üzeri ön belde iki yere düğme ile tutturulmuş
Kullanımı çok kolaydi
Çok da Pratikti
Otur kalk sorun yoktu
Şimdi kayislar kemerler aldı yerini
O zamanlar
Moda oydu
Çok severdim
O yaşlarda sabanla yada pullukla
Çift sürenleri
Önde bir çift öküzün çektiği sabanin
Toprağı bir çizgi ile açması
Bir oyun gibi geliyordu bana
Sadece ben değil
Benim yaşıtım 8 ile 10 yaşındaki çocuklarda Sabanla çift süren babanın peşine takılır
Bende bende süreceğiz derlerdi
Hoşuma giderdi
Büyüklerin yaptığı işi benimde yapabileceğimi göstermek
Ama sabanın kulpunu teslim etmezlerdi
O dönemin büyükleri zamanla aramızdan eksildikce
O dönemin çocukları büyüdükçe
Zamanın hızlı akışı ile
Bişeylerde değişmeye başladı
Köyden kente göç yarışı başladı
Önce
Elimizdeki kuzuları danaları sattık
Sonra
Sıra bir çıft öküzü satmaya gelince
Ona
Bir türlü cesaret edemedik
Acaba dedik
Doğrumu yapıyoruz diye düşündük
O bir çift öküz
Hayatın akışının bir dumeniydi
Köylü için
İşti ekmekti
Gelecekti
Dedik ki
Ancak traktör gelirse
Ökuzler satılır
Öylede oldu
Çok
Sevdik traktörü de
Her yeni çıkan şeyi çok sevdiğimiz gibi
Birkaç yıl sonra
Ondanda hevesimizi arzumuzu aldık
Daha kolay hayat tarzı aradık
Şehir dedik
Fabrika dedik
Daire dedik
Koşar adım
Terkettik diyarı
Oralara kök saldık
Bugün
Oralardanda bıktik
Köye dönüş akla gelsede
Bunca yıl sonra
O gün gidenlerin
Bugün
Geriye dönüşünun artık çok zor olduğunu görüyoruz
Üzerinde doğduğumuz bu topraklar
Bizi bir türlü tutamadı yerimizde
Atalarının
Üzerine basmaya kıyamadığı topraklarını
Artık
Bugünün çocukları
Rahat bir şekilde
Başkalarına satmaya başladi
Bilemiyoruz
Kabahat verimsiz topraklardamı
Yoksa
Bunu hesap edemeyen devlet aklındamı
Keşke
Hem sanayi hem tarım alanları
Her Ikiside
Birbirinden çok uzak olmasaydı da
Çiftci dediğimiz köylülerin
Çocukları
Hem tarlasında
Hem de fabrikasında çalışır olsaydı
Buralardan kopmasaydı
Mehmet Saraç
