ŞİNASİ KULA


Kahve Bahane, İlgi Şahane!

Kahve Bahane, İlgi Şahane!


Ömrüm boyunca hep muhalif mi olacağım çok şeye bilmiyorum ki! Çünkü doğruları söylemekle kimi zaman karşınızdaki muhataplarınızın keyfini kaçırabiliyorsunuz! Kaygınız üzüm yemek de olsa, suratlar asılıp ekşimtrak vaziyetler alabiliyor şahsıma karşı. Belki de doğaldır, insanoğlu olarak bünyemizde barındırdığımız egonun esaretinde daha çok kalabiliyoruz kim bilir!

Geçtiğimiz hafta gazete ve televizyon haberlerinden bir tanesini anımsatarak yazımı sürdürüyorum. Büyükşehir Belediyesi ESMEK´in düzenlediği ? Kahve Bahane Tarihi Şahane? isimli söyleşiye, soğuk havaya rağmen Eskişehirli kadınlar büyük ilgi gösterdi. Söyleşi öncesi kaftan giyen kadınlar konuklara kahve ikram ettiler. Araştırmacı, yazar ?Tolunay Sandıkçıoğlu? söyleşide kahvenin tarihi yolculuğunu anlattı?  

Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanı ?Didem Aydınmakina?söyleşi öncesi yaptığı konuşmada, soğuk havaya rağmen salonun dolmasına çok sevinerek herkese teşekkür ederek, ?Tolunay Sandıkçıoğlu´na? ve protokol konuklarına fincanlarda kahve ikram etmiş?

Diyeceksiniz ki; ?yahu bay muhalif, ne olumsuzluk var bu haberde? Bir de iyimser yanından bak şu hayata kardeşim?? Bakamayacağım kusura kalmasın kimseler! 92 yıllık Cumhuriyet tarihimizin hiçbir karesinde şimdiki olumsuzluklar yaşanmamış, şimdiki kadar rejim kaygısına düşülmemiştir beyler bayanlar! Hiçbir zaman şimdiki kadar kadınlar katledilmemiştir sokak ortasında muhterem hanımlar! Namus, töre, aşk gibi nice aşağılık gerekçeler ardına sığınılarak; kadınlar tavuk boğazlanır biçimde boğazlanmamış, yaşam hakları ellerinden çalınmamıştır kardeşim. Cumhuriyetin kurucusuna hiçbir zaman böylesine alçakça ve aleni hakaretler yağdırılmamıştır! Yurttaşlarımız hiçbir zaman böylesine gelecekle ilgili kaygılara maruz bırakılmamıştır?

Kahve, helva, gurme, sonradan gurme gibi isimler altında yapılan etkinliklerin oraya gelen kadınlarımıza ?cumhuriyetin bekası? adına nasıl bir katkısı olduğunu sorsam şimdi? Örneğin daire başkanı hanımefendiye hemen sorsam! Salondaki 500 kişi cumhuriyetin faziletlerini yüreklerinde hissederek, pekiştirerek inançlı ve kararlı biçimde mi ayrıldılar o salondan?

Böyle mi olması gerekir Şinasi Efendi dediğinizi duydum. Evet, muhterem hanımefendi böyle olması gerek! Bakınız on iki yıldır o malum statüko sayesinde yüzde 50 den aşağı düşmeyen oyların nedenini şöyle bir araştırın.       O küçümsediğiniz biat kültürünün insanları, bırakın salonu; her ev toplantısından sonra inançlı ve kararlı birer militan gibi nasıl çalışıyorlar! Ulusal Bayramlarımızda popüler kültürün dallamalarına tomarla para verilip pop sanatçısı diye göbecikler attırılmasından ikrah getirdik bizler!

Halk böyle istiyor kandırmacasının ardına sığınıp etkinliklerinize popüler kültürün magazin malzemelerini ağırlamanızdan usandık! Söyleyin bana şimdi, bu etkinliğiniz hangi kenardaki köşedeki kadınımıza katkı sağladı.

Kara yazgılarının farkında olmayıp hala biat kültürünün gereğini yapan o çoğunluktaki hangi kadınımız bu etkinliğiniz sonrasında cumhuriyet değerlerine ve Mustafa Kemal´e minnet duydu?

7 Haziran 2015 genel seçimlerinin gecesinde, o meşhur balkon konuşmasında ?Yeni Türkiye´nin? açılımı yapılacak. Hiç merak ediyor musunuz ne olacak diye muhterem hanımlar! İnsan hafızası unutmaya meyillidir, onun için bu yazımı kesip saklayın olur mu?

Aydın Begiter´e Şifa Dileklerimizle?

Aydın Begiter, Eskişehirspor deyince akla ilk gelen isim. Eskişehirspor ile özdeşleşen bir isimdir ?çekik gözlü imparator?? ES TV ekranlarında 26 Aralık 2010 tarihinde ilk programıma başladığımda bir rahmetli Vedat Ergün´ü unutamam, bir de sevgili Aydın Begiter ağabeyimi unutamam. Vedat dostum genel müdür olarak çifte kavrulmuş lokumlu hediye paketi ile program başlamadan yarım saat önce yanımdaydı. Şans ve başarı dileklerini sunup seni evimdeki televizyonumdan rahatça seyretmek istiyorum diyerek kutladı ve gitti. ?Bayramdan bayram? türküsünü istedi eğer söylersen çok memnun olurum diyerek. Ne zaman bu türküyü söylesem sevgili Vedat Ergün incecik bir sızı olarak düşüverir yüreğimin ortasına?

Aydın ağabeyimi ikinci programıma konuk etmiştim. Rahmetlik babam önce Eskişehirsporlu, sonra da gizliden Galatasaraylı idi. Gurbetteki Eskişehirliler olarak ESES ne zaman galip gelse sevinç yaşanırdı evimizde. Babacığım Aydın Begiter´e hayrandı ve ?aslanım koca nogay? diye başlayan sözler ile methiyeler dizerdi gün boyu ona. Abdullah Gegiç´i de bu yazım vesile ile rahmetle anmayı borç biliyorum?

Aydın ağabeyimi ?Sabah Kahvesine? konuk etmek için Pazar günü aradım telefonla. İstanbul´da olduğunu ve ayağından minicik bir operasyon geçirdiğini söyleyerek şöyle sürdürdü konuşmasını; ?Sadi´de aradı(Sadi Seda) iki gün önce, diğer kanaldan da aradılar. Onlara da durumu izah ettim dedi. Hepsi sağ olsunlar hepsinin programları hoş ama Şinasi dedi, seninle yaptığım programların tadı bir başka! Hele eski şarkıları kafa kafaya verip de söylüyoruz ya! İyileşir iyileşmez hem kahvemizi içelim, hem şarkılar söyleyelim??

Aydın Begiter ağabeyime, çekik gözlü imparatora tüm kalbimle şifa dileklerimi ve selamlarımı yolluyorum. En kısa zamanda tabii ki şarkılarımızı söyleyip gök kubbeye hoş bir seda bırakacağız?

 

OZANCA

Göğsümde on beş yara var

Saplandı göğsüme

On beş kara saplı bıçak

Kalbim yine çarpıyor,

Kalbim yine çarpacak?  Nazım Hikmet RAN