Söze nerden başlamalı, hangi kelimeler ile ifade etmeli bilemiyorum ama son 1 haftadır yaşadığımız büyük mağduriyeti bir şekilde paylaşmam lazım.
Aslında Cihan Yıldırım her şeyi çok net ve insani bir şekilde anlatmış ve aynı yazının altına imza atmam bile yeterli ama ben Cihan kadar affedici herkese hakkımı helal edecek kadar geniş yürekli değilim. Elbette bizi tanımayan, bilmeyen sadece bir kesitini izleyerek yorum yapanlara sözüm yok. Onlar tepkilerinde haklı, yaşadıkları öfke normal ve muhatap bulma çabalarına sözüm yok. Onlara hakkım sonuna kadar helal olsun. Ama adam bulunsun diye görüntülerin tamamını vererek iyi niyet gösteren bizler Serhan Arıman`ın görüntüleri sadece 4 dakikalık bir şekilde servis edeceğini, bizim malum kişiye olan tepkilerimizi ve kamuoyu duyurumuzu bir kaç oy kazanmak için harcayacağını inanın aklımıza hiç getiremedik. Bu yüzden ona ve bizi tanıdığı halde sadece popülist bir yaklaşım için hedef tahtasına koyanlara ve ağız dolusu sövenlere, tehdit edenlere kocaman bir ah ediyorum. Vekil Salih Koca`ya şaşırmıyorum. Yıllardır bu tavrına alıştık. Biliyorum ki kişisel hesaplarından ötürü rahatsızlık duyduğu kişi ya da kurumları böylesi bir infial ile zor durumda bırakmaya çalışmaktan haz alacaktır ve görüntüleri sonuna kadar izlediğine sadece bizim tepkimizi görmenin işine gelmediğine inanıyorum. O bizim kurumumuz için sansür ifadesi kullanmış ama asıl sansürü kendi partisinin tanıtım medya başkanlığınca yapıldığını belli ki unutmuş. Üstelik başörtüsüne intikam kusarak ben CHP´liyim diyen adam CHP´yi nasıl zor duruma sokuyor ise sayın Koca da AKP´yi o kadar zor duruma soktuğunun yıllardır olduğu gibi yine farkında değil. Öyle bir tezat var ki Koca`nın tamamen siyasi rant düşüncesi ile bizi hedef gösterecek açıklamasının ardından biz yargılı davranmışız, hata yapmışız, özür dileriz diyen onlarca AK Partili oldu. Bu sebep ile aslında Koca`ya teşekkür etmeliyiz. Ama unutmamalı ki kendi hiç kimse beklemediği halde ikinci sıradan aday gösterildiği için zora giren üçüncü vekilliğin endişesini bizi linç ettirmek istediği açıklama ile kazanılacak bir kaç oy ile giderilmeyeceğini artık anlamalı.
Bizi bilen bilir, bilmeyen kendi gibi bilir. Her ne kadar art niyet olmasa, bir canlı yayın kazası olsa bile defalarca özür dilediğimiz bir konuyu günler sonra tekrar servis ederek tazeleyen bu yüzden de kalbi kırılan incinen herkesten bir kez daha özür diliyor ve onlara hakkımı helal ediyorum. Ama art niyetli, iyi niyeti suiistimal eden ve olayın aslını çok iyi bildiği halde bunu ranta çevirmeye çalışanlara bize yaşattıkları için iki cihanda da hakkım helal değil. Lütfen aynı kişiler insanların inancını inciten ve kuran ayetleri ile dalga geçen Bakanlar veya Kâbe`yi pasta yapıp kesen sonra da Peygamber Davutoğlu`nu Başbakan yaptı diyecek kadar dini suiistimal edenleri, mitinge çağıranları, Allah ile Erdoğan aynı sıfatları taşıyor diyecek kadar gözü dönmüşleri ve 13 yaşındaki kıza tecavüz edecek kadar ahlaksız olanlara da vicdan telini kıpırdatıp bunlar CHP´li diyebilsin de ondan sonra samimiyet konuşalım olur mu?
Çünkü ben AK Partili değilim ama başörtüsü benim de kutsalımdır. Aynı anda başörtüsü ve Mustafa Kemal diyebilmek de günah değildir. Vefadır, insaniyettir, yürektir. O yüreği ise sadece Allah bilir.
